Hacettepe Üniversitesi’nden Doç. Dr. Sinan Ateş, 22 kentte Z kuşağından 2 bin 471 kişinin katıldığı bir araştırma yaptı.

Ateş’in ‘Türkiye Gençlik Araştırması’na göre katılımcıların yüzde 27’si hayatından memnun değil. Yüzde 10 da hayatının anlamsız olduğunu söylüyor. 

Katılımcılar hayatta en çok ‘haksızlığa uğramanın’ kendilerini rahatsız edeceğini belirtiyor. İkinci sırada katılımcılar ‘hayvanlara eziyet edilmesinden’ rahatsızlık duyarken, ‘milli ve dini değerlere hakaret’ seçenekleri alt sıralarda yer alıyor.

Ateş, gençlerin dini ve siyasi gruplara katılmak istememesini şöyle açıklıyor: 

“Dini cemaatlerin devlet içindeki kadrolaşmalarının, bu durumun yarattığı hak ihlallerinin büyüklüğü düşünüldüğünde, katılımcıların haksızlığa karşı tepkisi, aynı zamanda bir liyakat talebidir. Her dört katılımcıdan birinin siyasi gruplara kesinlikle dahil olmayacağını beyan etmesi, siyaset kurumuna bakış açısının değişimi ile ilgili. Bu husus salt Z kuşağının otorite karşıtlığı ile ilgili olmasa gerek. Bu yaş grubu apolitik değil, depolitiktir. Mevcut politika yapma biçimlerini reddediyorlar.”

Araştırmanın en çarpıcı sonuçlarından biri de katılımcıların yüzde 27’sinin siyasi ve/veya dini gruplara dahil olmayacağını söylemesi. 

Katılımcıların yüzde 55’i kendini Atatürkçü ya da milliyetçi olarak tanımlıyor.

Başkaca araştırmalara benzer şekilde burada da katılımcıların yüzde 50’sine yakını, imkanı olsa yurtdışında yaşamak istiyor. Her dört katılımcıdan biri, başka bir ülkenin vatandaşlığını Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığına tercih edeceğini söylüyor. 

Z kuşağı, bugün Türkiye’yi yönetmeleri durumunda ilk el atacağı sorunları ise şöyle sıralıyor:

• Yolsuzluk / rüşvet
• Eğitim sistemi / okullar
• İşsizlik

 Ateş, araştırmasının ortaya koyduklarıyla şu sonuca varıyor:

“Gençler öfke duyuyor. Bu durumun ana nedenleri arasında ekonomik krizin etkisiyle işsizliğin artması, yaşanan istikrarsızlıklar sonucu gelecek kaygısının çoğalması gibi faktörler var.”