Sayı: 56 - Toplam sözcük sayısı: 1.574 - Ortalama okuma süresi: 6 dakika
Mahalle baskısından soruşturmaya: Aşırı acıklı bir kültür hikâyesi
Hazırlayan: Gülşah Görücü
Takvimler Eylül 2010’u gösteriyordu. Türkiye’ye, özellikle İstanbul’a öyle bir ilgi vardı, öyle bir kültür-sanat sermayesi akıyordu ki gürül gürül, o zamanın kültür sanat endüstrisi çalışanları olarak, hepimiz bir rüyadaydık sanki. O sene İstanbul ‘Avrupa Kültür Başkenti’ seçilmiş, şehir âdeta bir sanat fuarına dönüşmüştü. Ardından her memlekette yaşanan, mahallelerin sanat eliyle soylulaştırılması, sonra sanatçıların o mahallelerden kovulması hadisesi ve her memlekette yaşanmayan Gezi Parkı Direnişi, elimizden kayıp giden Emek Sineması’nın ‘taşınması’ ve aldığımız diğer darbeler geldi. Elimizde de bir yitik, sokaklarından bolca kan, ter ve gözyaşı akmış bir şehir kaldı. Üzerimize kalan kocaman betondan meydanlar da cabası.
Abone olmadan oku
Hemen abone olun, bir sonraki bülteni kaçırmayın!
Uygulamayı indir, e-bültenlere abone ol, son dakika gelişmelerini kaçırma.
|