Hazırlayan: Cevat Kriket

Küresel ısınma çağında ne kadar anlamlı bilemem ama Kuzey Yarımküre’de 21 Haziran’da başlayan yaz, 23 Eylül itibarıyla sona erdi. Yazın son gününde mevsime damga vuran Türkiye A Millî Kadın Voleybol Takımı, Japonya’yı mağlup ederek Olimpiyat vizesini alırken bizleri de yaz boyu imza attıkları eşsiz seriyi yeniden hatırlamaya ittiler. Ancak elbette spor dünyası sadece kadın voleybolcuların yüzü suyu hürmetine dönmedi, sıcak günler beraberinde başka spor etkinliklerini de getirdi, Güney Yarımküre dahil! Gelin bu hafta 2023 yazına damga vuran spor olaylarını hatırlayalım.

Yazın takımı: A Millî Kadın Voleybolcular

Fotoğraf: Kristof Van Accom / Depo Photos

Kadınlar voleybolda Daniele Santarelli’nin öğrencileri, yaz aylarında tüm sporlar arasındaki en etkileyici takım performansını sergiledi. Oynadıkları 31 maçın 28’ini kazandılar, son yenilgilerini 28 Haziran’da Milletler Ligi grup mücadelesinde aldılar. Sonrası epik bir yürüyüş... İtalya, ABD ve Çin’i mağlup ederek kazanılan Milletler Ligi şampiyonluğuna, Brüksel’de Sırbistan’a karşı elde edilen galibiyetle ulaşılan Avrupa Kupası eşlik etti. İzleyenleri dahi yoran serüvende onlar hiç yorulmadı, Olimpiyat Eleme Turnuvaları’yla kazanmaya devam ettiler. Melissa Vargas, Zehra Güneş, Eda Erdem, Ebrar Karakurt, Gizem Örge, İlkin Aydın, Hande Baladın, Cansu Özbay… Yenilmez armada, bu safhayı da namağlup zirvede tamamladı ve Paris 2024’te Türkiye kadın voleyboluna ilk madalyayı kazandırma şansına erişti.

Basketbol: Filipinler’de Almanya sürprizi

Fotoğraf: FIBA

Aslında 2024 Avrupa Kupası ev sahipliğine hazırlanan Almanya’da sporun ana gündemi futbol ama erkek futbol millî takımları uzun süredir derin bir bunalımın içinde. Son olarak turnuvaya bir yıldan az süre kala Hansi Flick’i de görevden almak zorunda kaldılar. Bu kasvetli ortamda Almanya’ya uluslararası spor başarısı normalde beklemeyecekleri bir daldan geldi: Basketbol. Filipinler, Japonya ve Endonezya’nın ev sahipliği yaptığı turnuvaya mütevazı şekilde giden Almanya, Berlin’e namağlup şampiyon döndü. Çeyrek finalde Letonya’yı 81-79, yarı finalde ABD’yi 113-111 yenen ekip, finalde en rahat maçını oynadı ve Sırbistan’ı 83-77’yle geçerek tarihinde ilk kez dünya şampiyonu oldu. Takımın yıldızı Dennis Schröder turnuvanın en değerli oyuncusu seçildi.

‘Kadın’ futbolunun şampiyonlarına ‘erkek’ saldırı

Fotoğraf: Patrick Hoelscher / Depo Photos

FIFA Kadınlar Dünya Kupası, Güney Yarımküre’deydi ama olsun! Avustralya ve Yeni Zelanda’nın ev sahipliğindeki şampiyona, kadınlar futbolunun gösterdiği muazzam çıkışın tüm dünyaya resmen ilan edildiği yer oldu. Kabuk değiştiren ABD takımı, ikinci turda İsveç’e elenirken Japonya, İngiltere, İspanya gibi takımların performansı dünya futbolunun yeni bir şampiyonla tanışacağının habercisiydi. Finalde turnuvaya çalkantılı bir gündemle gelen, yıldızlar topluluğu İspanya, İngiltere’yi mağlup etmeyi başardı ve ilk kupasını müzesine götürdü. Ancak federasyon başkanı Luis Rubiales’in, futbolculardan Jenni Hermoso’yu kupa seremonisinde dudağından öpmesi bu muhteşem anın ‘cinsel saldırı’yla gölgelenmesine neden oldu. Futbolcular, şampiyonluğun tadını çıkarmaları gereken yerde -bir kez daha- hak arama mücadelesine girişmek zorunda kaldılar. Nihayetinde Rubiales, görevden uzaklaştırıldı, futbolcular da ‘boykot’ kararlarını esnettiler.

Teniste dört farklı şampiyon

Fotoğraf: Chryslene Caillaud / Depo Photos

Her zaman olduğu gibi Wimbledon ve ABD Açık heyecanının yaşandığı tenis yazında dört farklı şampiyon çıktı. Wimbledon tek erkekler finalinde 20 yaşındaki İspanyol fenomen Carlos Alcaraz, Novak Djokovic’i mağlup etmeyi başarırken tek kadınlar finalinde ise Çek Marketa Vondrousova, Tunuslu Ons Jabeur’u yendi ve ilk Grand Slam şampiyonluğunu kazandı. Vondrousova, 60 yıl sonra seribaşı olmadan Wimbledon’ı kazanan ilk isim olarak da tarihe geçti. New York’ta ise tek kadınlarda ev sahibi Coco Gauff’un şovu vardı. 19 yaşındaki Gauff, seyirci avantajını iyi kullanarak son dönemin kadınlarda en istikrarlı ismi Aryna Sabalenka’yı devirmeyi başardı. Gauff, böylece ilk Grand Slam zaferini yaşamış oldu. Tek erkeklerde ise Novak Djokovic, finalde Daniil Medvedev’i yenerek 24. şampiyonluğunu elde etti. 36 yaşını geride bırakan rekortmen Sırp, bu kategorinin en yaşlı şampiyonu olarak turnuva notlarına adını yazdırdı.

Atletizm: Budapeşte’de unutulmaz dokuz gün

Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de düzenlenen IAAF Dünya Atletizm Şampiyonası’nda ABD, 12’si altın toplamda 29 madalyayla tablonun zirvesinde yer aldı. Noah Lyles, erkekler 100 metre, 200 metre ve 4x100 bayrak yarışında ABD takımıyla altın madalya kazandı. Yüksek atlamada Gianmarco Tamberi, sırıkla yüksek atlamada Armand Duplantis, uzun atlamada Miltiadis Tentoglou altın madalya kazanan Avrupalılar oldular. Kadınlarda ise ABD-Jamaika düellolarına sahne olan sprint yarışlarında, 100 metrede Sha’Carri Richardson (ABD), 200 metrede Shericka Jackson (Jamaika) ipi önde göğüsledi. Nefes kesen 4x100 bayrak yarışında ise gülen, Jamaika’yı 18 saliseyle geride bırakan ABD oldu. Kenyalı Faith Kipyegon 800 ve 1500 metrede, Hollandalı Femke Bol 400 metre engelli ve 4x400 bayrak yarışındaki başarılarıyla adlarından söz ettirdi.

Jimnastik: Simone Biles’ın görkemli dönüşü

Fotoğraf: Paul Kuroda / Depo Photos

2024 Paris Olimpiyatları öncesi sahneye geri dönen çağımızın en büyük jimnastik yıldızı Simone Biles, ABD Jimnastik Şampiyonası’nda sekizinci genel şampiyonluğunu kazanarak rekor kırdı. Spora verdiği iki yıllık aranın ardından 90 yıllık rekoru tarihe gömen Biles, Paris’e favori gidecek formda olduğunu kanıtladı.

Bisiklet: Tour de France ve La Vuelta

Bisiklette bir temmuz klasiği olan Tour de France’ın 110. yarışını Team Jumbo-Visma’dan Danimarkalı Jonas Vingegaard, İspanya Bisiklet Turu’nu (La Vuelta) ise yine Team Jumbo-Visma’dan ABD’li Sepp Kuss kazandı.

F1: Verstappen’in rekor yazı

Formula 1’de Red Bull’un Hollandalı şampiyon pilotu Max Verstappen, yaz boyunca çıktığı yarışlarda sadece Singapur Grand Prix’ini kaybetti. Bu yılki 16 yarışın 13’ünü kazanan Verstappen, resmî yaz takviminde ise 7’de 6 yaptı. Küresel ısınmayı göz önünde bulundurarak Kanada ve Japonya’yı da dahil edersek 9’da 8. Hiç fena değil! Verstappen’in İtalya Grand Prix’indeki zaferiyle üst üste 10 yarış kazandığını ve bir rekora imza attığını da söylemeden geçmeyelim.