Volkan Ağır Türkiye A Milli Futbol Takımı, tarihinde ilk defa bir şampiyonaya direkt katılma hakkı ederek gelmişti Euro 2020'ye. Turnuvaya gelirken tarih yazdılar, turnuva için yazılan şarkıda söylendiği gibi de tarih yazarak dönüyor bizim çocuklar. Avrupa Şampiyonası’na ilk katılımı Euro 96 ile olan, üç maçta gol atamayıp -5 averajla dönen takımın affedilecek yanı çoktu. Ancak ülke olarak beşinci turnuvasında tarihinin en kötü performansını sergilemek, kolay affedilecek bir şey değil. Takımdaki genç oyuncuların ilk turnuvaları olması da hafifletici bir sebep olamaz. Kulüplerindeki performanslarıyla gözümüzü boyayan oyuncular, turnuva öncesindeki kampta takım olmayı başaramadı ve bu da sahaya kötü sonuç ve kötü futbol olarak yansıdı. Son maç öncesinde yapılan antrenmanda Halil’in Enes ve Cengiz ile kavgaya tutuşmuş olması, ‘takım olmayı başaramamanın’ en büyük göstergesi olabilir. Potansiyeli bu denli yüksek bir milli takımla tarihin en kötü sonucunu elde etmiş bir Şenol Güneş, muhtemelen bu günleri hatırlamak bile istemeyecek. O yüzdendir ki Euro 2020, hem bu takımın hem de Şenol Güneş’in geleceğinde şüphesiz bir kırılmaya neden olacaktır. Eylül’de başlayacak milli maçlar, bu kırılma ne yöne olduğunu bize gösterecek.
|