Apple ile Google arasındaki sessiz kavga giderek alevleniyor. Apple ‘arama motoru’ ve ‘haritalar’ alanında kendini hazır hissettiği an savaş düğmesine basabilir.

Levent Ertem

Silikon Vadisi’nin büyüklerinin (Apple, Google, Meta, Microsoft, Amazon) ortak çıkarlar söz konusu olduğunda her zaman birlikte hareket ettiğini biliyoruz. Çinli rakipleri Huawei, Alibaba ve TikTok’a karşı nasıl bir dayanışma içinde olduklarını izliyoruz. Rusya’nın Ukrayna’yı işgali sonrası da Netflix dahil hepsi bir gecede Rusya pazarından ortak bir kararla çıkmıştı. Fakat yine de zaman zaman birbirlerinin faaliyet alanlarındaki kırmızı çizgiler aşılınca aralarında fena didiştiklerine de tanıklık etmekteyiz.

Geçen yıl Apple’ın gizlilik ayarlarını değiştirmesi (‘Beni takip et’ özelliğini kullanıcıya bırakması) Facebook’u milyarlarca dolarlık gelir kaybına uğratmıştı. Apple, Steve Jobs zamanından beri kullanıcısına karşı etik bir şirket portresi çizmenin avantajı ile harika bir hamle yaptı. Bu hamlesi ile hem itibarını arttırdı hem de dev bir rakibe ağır maddi darbe vurdu. Milyarlarca iOS cihazda yüklü bulunan Facebook, Instagram ve WhatsApp gibi Meta’ya ait uygulamalar, Apple’ın bu hamlesiyle kullanıcı bilgilerine ulaşamaz oldu. Facebook kazandığı hiper reklam gelirinden Apple’a istediği payı verse, belki de bu restleşme hiç yaşanmayacaktı.

Şu sıralar da Apple ile Google arasında büyük bir pazar payı mücadelesine tanıklık ediyoruz. (Google’ın başı zaten dijital reklam endüstrisinde ‘tröst olmak’ suçlamasıyla dertte.) Bu mücadele temelde, ‘arama motoru’ ve ‘haritalar’ cephesindeki sessiz savaş. İki devin dijital reklam alanındaki rekabeti ise nispeten doğal koşullar altında yaşanıyor.

Google’ın Apple cihazlardaki Safari web tarayıcısında ‘varsayılan’ arama motoru olmak için Apple’a her yıl milyarlarca dolar ödediğini, ABD Adalet Bakanlığı’nın Alphabet’e açtığı dava sırasında öğrenmiştik. Bu konuda Apple’a bir suçlama getirilmese de Google’ın birçok başka işletme gibi faaliyetlerini öne çıkarmak için para ödeyebildiğini anlamış olduk. Şu anda Google’ın Apple’a yıllık 8-12 milyar dolar ödeme yaptığı tahmin ediliyor. 

Fotoğraf: Forbes

Buna rağmen bu gelir, büyük pastanın ince bir dilimi. Apple yıllardır arama motoru işinde birçok startup’a para koysa da Google kadar iyisini henüz yapamadığı için bu alanda rakibinin kendi elleriyle büyümesine izin vermek zorunda kaldı. Financial Times’ta çıkan bir makalede, Apple’ın 2010’daki Google kadar (bugünkü gibi reklamlarla yormayan) işleyen bir arama motoru geliştirmesi hâlinde bu ‘varsayılan’ ortaklık bitecek.

‘Apple Search’ adını alması beklenen ve kişişel verilerin gizliliğine Google’dan daha çok önem verme iddiasıyla yola çıkan bir arama motoru dünyada devrim yaratabilir. Bu da pek yakında hayata geçerse kimse şaşırmasın.

Apple ile Google arasında bugün bir diğer büyük mücadele ise ‘Haritalar’ alanında yaşanıyor. Tüm iPhone cihazlarda Apple’ın harita uygulaması standart olarak sunulduğu hâlde, Google Maps’in yıllardır çok iyi çalışması bu alanda Apple’ı geri bırakmıştı. 'Kullanıcı dostu’ olmakla övünen Apple’ın karşı hamlesi geçen ay geldi. İlk planda ABD’de hizmete giren ‘Business Connect’ adındaki hizmetle, şirketler dijital konumlarını haritadan yayınlayarak ‘varlıklı’ Apple kullanıcılarına özel promosyonlar sunacak. Bu da Google’ın yıllardır Yelp uygulaması ile yaptığı işbirliğine karşı bir hamle olarak okunabilir. ‘Business Connect’in ödeme sistemi olarak Apple Pay ile avantajlı olduğunu söylemek lazım.

Zaman zaman tepişseler de, 21. yüzyılın başından beri dünyadaki dijital devrime önayak olmuş iki büyük marka artık birbirine daha da sert rakip olma noktasına geldi. 2.3 trilyon dolar piyasa değerindeki Apple ile 1.3 trilyon dolarlık Google, bugünlere birbirlerini büyüterek gelse de artık yolun sonu yaklaştı. 

Apple’ın artık Google ve Android işletim sistemi bazlı hizmetlerden kendisini tamamen ayırmasının zamanı geldi gibi görünüyor. Müşteri verileri takip platformu Blue Conic şirketinin CEO’su Cory Munchbach, “Apple artık kopma noktasında daha kararlı ve bu alanda eli eskisinden güçlü. En büyük avantajı da müşteri verilerine duyduğu hassasiyeti sergileyebilmesi” diyor.