Telegram'da pogrom hazırlığı
Göçmen ve sığınmacıların gönderilmesini isteyenler, WhatsApp ve Telegram'da kurdukları gruplarla örgütlenmeye başladı.
Kapak fotoğrafı: Depo Photos
Türkiye’deki göçmen ve sığınmacıların ülkelerine gönderilmesini isteyenler, WhatsApp ve Telegram gibi mesajlaşma uygulamalarında kurdukları gruplarla örgütlenmeye başladı. Gruplarda sayıları 100'ü bulan kullanıcılar, göçmenleri darp etmek ve Türkiye’den çıkarmak gibi nefreti körükleyen konuşmalar yapıyor.
Ramazan Bayramı tatili ile birlikte Türkiye’deki göçmenlere nefret, tırmanışa geçti. Kimi yurttaşlar ve siyasetçilere göre tatil için ülkesine gidebilen göçmenlerin, Türkiye’ye dönüşüne izin verilmemeliydi.
Özellikle sosyal medyaya göçmenlere karşı tepkiyi tetikleyecek bazı videolar servis edildi. Bunlardan biri de, göçmenlerin sokak ve caddelerde çektiği ve sosyal medya hesaplarından paylaştıkları görüntülerde kadraja Türkiyeli kadınları alması oldu. Yurttaşlar servis edilen birkaç video üzerinden, göçmenlerin tamamını potansiyel tacizci olarak değerlendirmeye başladı.
‘Sessiz İstila’
Aynı günlerde YouTube’da, ‘Sessiz İstila’ adıyla bir de video yayınlandı. İYİ Parti ve Ümit Özdağ’a yakınlığı bilinen gazeteci Hande Karacasu tarafından çekilen videoda, 2043 yılında Türkiye’nin ‘Araplaştığı’ gösteriliyordu. Kısa sürede 3 milyon kişi tarafından izlenen videonun yapımcısı Karacasu, gözaltına alındı. Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ videonun, kendi tarafından sipariş ve finanse edildiğini açıkladı. Video bazı çevrelerce tepki çekse de, sosyal medyanın genelinde kabul gördü.
Kapsül’ün sorularını yanıtlayan Suriyeli Adil, Türkiye’deki yabancıların tamamına tacizci gözüyle bakılmasından duyduğu rahatsızlığı şöyle anlatıyor: “Beş sene önce Türkiye’ye yerleştim. Çalışıyorum, Fatih’te ev satın aldım, burada evlendim. Kimseye karışmıyorum, tartışmıyorum, konuşmuyorum. Ama artık başıma bir şey gelmesinden çok korkuyorum.”
Adil, askerlik görevi mecburiyeti nedeniyle ülkesine dönemediğini, askerlik süresinin belirsiz olduğunu, bazı Suriyelilerin 6-7 yıldan fazla askerde tutulduğunu söylüyor. “Beş yıldır bu yüzden annemi görmedim, çok özlüyorum” diyen 26 yaşındaki Suriyeli, Türkiye’deki yabancı nefretinin artması durumunda ne yapacağını bilmediğini de aktarıyor. Adil, son ana kadar Türkiye’de kalmaktaysa kararlı.
Dayanışma adlı Telegram grubundan alınan ekran görüntüsü
Telegram’da örgütleniyorlar
Adil’in, yaşadığı tedirginliği anlattığı anlarda Telegram’da kurulan ‘Dayanışma’ adlı gruptaysa şunlar konuşuluyor:
K.A.: “Böyle durumlarda tepki göstermekten çekinmeyin arkadaşlar, bu etnik döküntülerde gruplaşarak birbirlerini savunmak diye bir olay yok. Altındağ olaylarının içinde olan biri olarak söylüyorum, birlikte bir olguları yok.”
Abdullah Çatlı profil fotoğraflı Hako 52: “Adalar’da yakaladım ben bir tane. 6-7 kişilerdi, ses çıkarmadılar. İki tokat salladım.”
B.B.: “Mültecilerin en büyük düşmanı Zafer Partisi’dir. Arkamızı bu partiye dayarsak kazanırız.”
Labezerin: “Ümit Hoca’nın geçmişi belli, birikimi belli. 9 aylık parti, Türk siyasetine yön veriyor şu an.”
Son günlerde kurulan onlarca mesajlaşma grubundan biri olan 'Dayanışma’da, her semtte 30 kişi örgütlemenin yeterli olacağı, göçmenler darp edildiğinde polisin çok müdahale etmeyeceğinin düşünüldüğü de tartışılıyor.
Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ - Fotoğraf: Depo Photos
Özdağ: Siyasi çözüm istiyoruz
Kapsül, gruplarda partisi ve kendisinin de adı zikredilen Ümit Özdağ ile telefonda görüştü. Bu gruplarla ilişkisi olup olmadığını sorduğumuz Özdağ, “Bizim bunlarla hiçbir ilişkimiz yok. Şimdi talimat veriyorum, suç duyurusunda bulunacağız” diyor. Özdağ’a göre, göçmenlerle ilgili Zafer Partisi’nin üzerine atılacak bir provokasyon planlanıyor.
Özdağ’a, son günlerdeki sözlerinin toplum genelinde göçmen karşıtı bir nefreti körükleyip körüklemediğini soruyoruz. Özdağ, sorumuza şu yanıtı veriyor: “Göçmenlerle ilgili yapılan yanlışlar, onlar darp edilerek düzeltilemez. Siyaseten bunu çözmek gerekir, biz de siyasetçi olarak bunu gündeme getiriyoruz. Biz, göçmenlerin bizim dostlarımız olarak ülkelerine dönmesini istiyoruz.”
Türkiye'de hangi ülkeden, ne kadar sığınmacı, mülteci ya da göçmen bulunduğuna dair paylaşılan veriler farklılık gösteriyor. Bugün bir TV programına katılan İçişleri Bakanı Soylu, güncel sayılara dair şöyle konuştu: "Türkiye’de, mülteci statüsünde 4 milyon 100 yabancı bulunuyor. İkametli yabancı sayısı ise 1 milyon 417 bin."